29 Aralık 2010 Çarşamba

Gözdem geldi ve haftasonumuz süperdiii


Geçen hafta Gözdem geldi Amerika'dan.. İlk gece bizde kaldı. Cuma akşamı da Emre'de kaldık birlikte. 3ümüz Tuzla'da rakı-kebap yaptık önce sonra Emre'de dertleştik viskilerle birlikte.. Cumartesi sabahtan Rumeli Hisarında çok güzel bir kahvaltıyla başladık güne, oradan Bebekte kahve ile devam ettik ben,Gözde,Emre ve Yase :)
En son güne noktayı da Bostancı'da nargile bira ile koyduk.
Gözde bize geldi gece, Tarot ve kahve falııı :)) Özlemişiz birbirimizi,dertleşmeyi..
Pazar Gözde kardeşinin yanına Sakarya'ya gitti.. Ben de bu hafta okula devam..
Cuma gecesi 2010 bitiyor.. Bizim evde yılbaşı partisi düzenliyorum.. Gelmek ister misiniz :) Beklerim..

13 Aralık 2010 Pazartesi

Firefox'u giydirmek..


Eğer firefox'unuz temalansın, ruhunuz canlansın istiyor veya bir değişiklik arıyorsanız deneyin derim. Ben denedim, pek bir sevimli oldu :)
Yılbaşı üzeri sevimli yılbaşı temaları mevcut. Ben denedim.. Sıra sizde ;)
http://www.getpersonas.com/en-US/gallery/

12 Aralık 2010 Pazar

yüksek lisans zor zanaat

Ne kadar çok ödev var yapılması gereken!! Her hafta bir yenisi ekleniyor yapılması gerekenler listesine.. Tam yaptım ohh diyorsunuz yenisini veriyorlar.. Elektronik zor zanaat vesselam sevgili dostlar.. Güven, Özveri ve Tecrübe gerektiriyor! Mastır yapalım dedik de işe girsem daha az stresim olurdu diye düşünüyorum şu sıralar.. Bakalım, hayırlısı dostlar..

5 Aralık 2010 Pazar

Netbook


Üniversite'ye koca laptopu uzun yollar boyu taşımak zor geliyordu ve netbook almak istiyordum nicedir. Sonunda kavuştum netbook denen teknolojiye :)
Bembeyaz bir netbookum var artık, blog yazılarıma da devam edeceğim. En güzel özelliği hafif olması..
2gb ram'e sahip olmasını tercih ettim..
Bakalım, umarım memnun kalırım ve zamanla beni mahçup etmez ;)

23 Eylül 2010 Perşembe

yeni bir dönem ve hayatımdaki değişimler...


Çok şey değişti hayatımda, fark ettim ki Hazirandan bu yana yazamadım. Mağlumunuz yazlıktaydım; deniz,kum ve güneş. Tabi ilk olarak mezun oldum Sabancı'dan. Bitti gitti.
Peki yeni hayatım nasıl? Ne yapıyorum? Gidebildim mi Almanya'ya? Hayır, gidemedim. Nerede ne yapıyorum o zaman? Yaz Enez'de geçtikten sonra iki hafta oldu geleli ve evdeyim genel olarak. Temizlik faslımız uzun sürdü açıkcası, neyse ki bir düzene koyduk. Emek verince oluyor işte. Pazartesi üniversite, yüksek lisans hayatım başlıyor resmi olarak. Boğaziçi'li oldum ben de, demek ki hayırlı olan buymuş diyorum. Yazın bir ara İstanbul'a gelip Tübitak'da çalışmak için mülakata girdim ancak 1,5 ay geçti hala bir ses seda yok. İşin garibi şu sıra alsalar da gidemeyeceğim gibi duruyor. Sağolsun sevgili danışmanım öyle dersler zorunlu dedi ki bana 4 gün okula gitmek durumunda gözüküyorum... Part time iş mi bulsam ne yapacağım, nerede iş bulabilirim, yoksa öğrenci hayatıma devam mı etmeliyim tamamen kafam karışmış durumda. Belki de projelerde çalışmalıyım para almasam bile..Bakalım nasıl olacak Boğaziçi'de hayat, hiç heyecan duymuyordum ama sanırım merak katsayım arttı şu iki günde. Yaşayıp göreceğiz.. :)

22 Haziran 2010 Salı

Mezuniyete giderken..

Mülakatlara girdim yüksek lisans için ama hala belli değiller, bu haftaiçi cevaplar gelecek sanırım. Almanya'dan bekliyorum ama taa ağustosta gelecek cevabı..
Biraz önce Sema geldi odaya birazdan da Didem geliyor. Mezun oluyoruz..
Bugün ilişki kesme işlemlerimi de yaptım, mezunum yaa!! Bitti şaka maka 5 yıl Sabancı'da.. Çok şey yaşandı,çok şey geldi başımıza, nice güzellikler nice acılar tadıldı... Yine de güzeldi Sabancı seninle geçen 5 yıl, acı da olsa tatlı da...

2 Haziran 2010 Çarşamba

Lisans hayatımın son "finali"


Yarın son finalime giriyorum EE lisans hayatımdaki ve bu sebepten olsa gerek hala çalışmaya başlayabilmiş değilim, sürekli oyalanıyorum. Açmışım bloguma yazı yazıyorum düşünün artık :) Neyse Sabancı'nın sonu yeni hayatımın başlangıcı olsun artık.. Herşey güzel olacak...

27 Mayıs 2010 Perşembe

Almanya?? Bekliyorum...

Yüksek lisans için Aachen'dan haber bekliyorum ama ağustosta haber gelecekmiş. Bu sırada da Sabancı ve Boğaziçi'ye başvuruyorum.. Bakalım ne olacak.. Babam baştan pek sıcak bakmıyordu gitmeme ama o da ikna oldu bir şekilde, eğer olumlu yanıt gelirse gideceğim büyük bir olasılıkla.. RWTH Aachen =)

16 Nisan 2010 Cuma

Dalış zamanıııııııı...

Üç saat sonra yola çıkıyoruzzz... Otobüs kalkıyor, kalkıyor... Kaş-Kalkan-Kekova...
Bir yıldızımı aldıktan sonra ikinci yıldızımı da alabilmek adına dalış arttırma gezisi olan Mavi Tur'a gidiyoruz efendim SUSS ile.. Kaç aydır suya girdiğim yok, özledim çok özledim.. Yarın dalarız büyük ihtimalle. Koca bir otobüs kaldırıyoruz,bu kez daha kalabalığız sanırım. Teknede 4gece kalacağız, süper olacak gibi. Hayali bile güzel en azından =) Bakalım bu kez farklı neler göreceğiz sualtında :D Döndüğümde fotograflarla karşınızda olacağım ;) Benim gibi aranızda tatile çıkanlar varsa, iyi tatiller diliyorum. Görüşürüz...

13 Nisan 2010 Salı

Var mı aşktan öte...


Demir'in şarkısına takıldım haftasonundan beri, kaç kere dinledim haddi hesabı yok.. Nasıl olmuş da bu zamana kadar hiç duymamışım, şaştım kaldım.
Bu hafta rahatım pek uğraşacak işim yok. Cuma günü de dalışa çufçufluyorum :p Özledim sualtını vallahi. Sabancı'da devam edersem mastıra dalışı bırakmam ona seviniyorum :D
Deli gibi uykum var esniyorum ama hiç de niyetim yok gibi o pufidik yorganı üzerime çekmeye. Off yatağa uzanınca duyulan o haz.. Uykuyu özledim bi günde :p Kendimle, uykumla savaş veriyorum bu satırları yazmaya çalışırken. Sanki içimde anlatamadığım bir yumak şey var ve anlatıp rahatlamamı bekliyorlar benden.. En iyisi daha fazla bekletmeyeyim yatağımı,özlemiştir o da.. İyi uykular ;)

6 Nisan 2010 Salı

Duygusallaştım yine..


Canım deli gibi kırmızı şarap istiyor ama şu allahın dağında içki bulmak çok zor.. Bulurum tamam da enayice fazla fazla para bayılmak da istemiyorum.. Akşam da salak gibi gidip viaporttan almadım.. Araba istiyorum yaaa =( Elim kolum bağlı kaldı bu şekilde. Mumumu yaktım, tütsümü yaktım, müziğimi açtım keyfim yerindeydi bir tek şarabım eksikti kadehimde ve bir de sevdiğim yanımda. O da olsaydı yanımda, mükemmel olabilirdi. Hayale gel şimdi, elinde bir şişe kırmızı şarapla sevgilim giriyor kapıdan içeriye tam da o anda. Woww =)

31 Mart 2010 Çarşamba

Rahatlama...

Bugün Belgin'e gittim İtalyanca'dan çıkınca.. Oturduk konuştuk, özür diledi benden. Ne kadar çok zaman geçmiş beraber vakit geçirmeyeli, üzüldük, ağladım ben tabi sulugöz yine. Özlemişiz... Rahatladım.. Huzur doldum sanki, acı verdi ilk başta geçmişi konuşmak ama sonunda üzerimden yük kalkmış gibi oldum.. Fazla uzatmışız aradaki süreyi, atlatabilir insanlar bir çok şeyi ve bir çok sorunu çözebilirler.. Zamanla geçebilir tüm sıkıntılar, öfkeler.. Yeter ki geç kalmayalım, herşeyin çözümü var uzun ince yolun sonuna varmadan önce..

29 Mart 2010 Pazartesi

Hafta sonu da bitti hatta pazartesi bile bitiyor bak...



Güzel geçti haftasonumuz her zaman ki gibi.. Cumartesi sabahı Fenerbahçe'de kahvaltı ettik deniz kenarında. Sonrasında ise nargile, fenerbahçe parkı ve marina.. Atiyle Gözde gelip aldılar bizi akşam üzerinde ve Caddebostan The House Cafe'de oturduk biraz. Menüde havuçlu diyet kek, mozaik kek, Baileys kahveler ve naneli limonata vardı. Fark ettim ki yüzüm kıpkırmızı olmuş, yanmışım bütün gün güneşte oturmaktan.. Küçükyalı E-5 te bıraktı Ati bizi, Sadun aldı arabayla oradan da ve Kadıköy'e geçtik. Seçkin'in pastasını aldık, vapura bindik. Vapurda Gökçe ve Seçkin de vardı, Seçkin'e kendi pastasını taşıttım indiğimizde =p Afşın'ı bulduk midyeci Mehmet'te ve Sadun, Afşın, Alperen ve ben yemeğe gittik. Yeni bir mekan denedik, cafe benne, çetinkaya alışveriş merkezinin 7.katında, fiyatları uygun, yemekleri de güzeldi. Sonra Kaset'e geçtik gençlerin yanına, Seçkin'in doğum gününü kutlamak için. Geç döndük gece, eğlendik ama.. Pazar günü ise etüd ortamı vardı, ben, Alperen, Sadun, İren. Herkes bir köşede, işi başından aşkın bir vaziyette.. Mükemmel verim aldığımızı söyleyememekle birlikte, birşeyler yaptık işte. Bugün sınavım var biyoteknoloji dersinden, güzel geçti, eski sınavın aynısını sormamış hoca bu kez ama çok benzerdi.. Erken çıktım zaten. Dia'da yapılan alışverişin ardından odamda kendime tavuklu dürüm hazırladım, oh mis. Bugün Belgin'in doğum günü ama odasında yokmuş.... Alperen'den niye ses yok hala onu çözemedim, saat kaç oldu yaaa :( böhüüü Merak edilecek birşey yoktur gerçi ama yine de garip, böyle yapmazdı ki hiç. Bu hafta sınavları yoğun belki ders çalışıyordur.. Bilmiyorum ki valla.. Uykum var çok yahu, halbu ki saat erken daha. Yıllık yazıları var başlamam gereken ama henüz elim gitmiyor. Cuma günü de İtalyanca sınavım var; yarın başlasam iyi olacak, şaka maka zor valla yeni bir dil öğrenmek... ;)

26 Mart 2010 Cuma

Hafta sonu gelir hoş gelir...

Hafta sonu geldi ya mutluyum yine.. Siyah ojelerimi sürdüm, mutluyum... Tek bir çantaya doldurup hayatı...Uzaklaşmak, gitmek..ve Özlemek.. Kavuşmak sonrasında da, yanında olmak..Sevmek, birlikte vakit geçirmek..

24 Mart 2010 Çarşamba

Zaman hızla geçiyor


Odada oturup durmaktan zevk alır oldum, garip. Kendi kendimi dinlemek güzel gelir oldu. Dizi izliyorum deliler gibi, garip değil :) Yahu lisans hayatımın son döneminin bile 6.haftasına gelivermişim, nasıl geçti ki zaman bu kadar?? Pazartesi akşamı Taksime indim 18:00 servisiyle, mağlum efendim trafik dolayısı ile 1,5 saatte ancak varabildim. Yaseyle Emre daha önden buluşmuşlardı, buluştuk yemek yemeğe gittik Midpointte. Yasemin de geldi biz siparişleri verdiğimiz zaman. Güzeldi, iyi geldi. İki kadeh şarap bir de Yasemin'in önerisiyle bir kadeh Cosmopolitan ve tabi ki güzel bir yemek. Özlemişim arkadaşlarımla olmayı, gerçekten iyi geldi. Keşke her akşam bu kadar güzel vakit geçirebilsem... Emreciğim gidiyor 1 Nisan'da exchange için Almanya'ya, zaten onsuz Sabancı'nın da tadı tuzu yok. Gözde de yok. Didem de mezun oldu zaten.. Etrafımda kimseler kalmadı, bir tek Yase var onun da tüm vakti labda bitirmeyle uğraşarak geçiyor.. Eski günleri özlüyorum Sabancı'daki. Hayal ettiğim gibi olmuyor son dönemim, halbu ki yapılmayan herşeyin yapıldığı efsane bir dönem olacaktı.. Yok, herşey umduğu gibi olmuyor insanın. Bekliyorsun, ama olmadı da mı olmuyor işte... Özlüyorsun, geçmişi özlüyorsun. Sabancı'da geçmişi özleyerek geçiyor günler, ah çekerek geleceği yaşıyorsun...

18 Şubat 2010 Perşembe

Üniversitede son dönem ve ben

Gittikçe yalnızlaşıyorum.. Yakın dostlar azaldı çevremdeki, insanları özler oldum. Sevdiğimi sanıyordum yalnız vakit geçirmeyi ama gel gör ki azalınca çevremdeki insanlar aslında çok da sevmediğimi anladım yalnızlığı. Ders saatlerim de azaldı tabi rahat bi dönem var önümde... Özlüyorum derslerin yoğun ama arkadaş çevremin de bi o kadar kalabalık olduğu zamanları... Keşke diyebileceğim şeyler birikiyor üniversite hayatımın sonuna yaklaştıkça.. Çok geç mi herşey için? Sanmıyorum ama çaba sarf edecek gücü bulamıyorum artık kendimde. Kendimi daha çok seviyorum farkına varmasam da belki, insan neyle kimle vakit geçirse alışıyor bir süre sonra onunla olmaya.. Artık kalp ağrısı da çekmiyorum, kurtuldum ondan da, yolun sonuna yaklaştıkça temizlendi içim sanki. Mutluluk doluyum, kendime yeter oldum haftaiçi. Haftasonuna geldiğimde de zaten yalnız değilim ki.. Ya ailemleyim ya da onun yanında. Haftaiçi çok özlüyorum ama haftasonu gelince de gözlerimin içi gülüyor... Belki üniversitenin son bikaç ayı ama daha uzun bir yol var gidilecek. Uzun ince bir yoldayız ne de olsa, gidilecek gündüz gece...